HPV ve Serviks Kanseri İlişkisi
Halk arasında rahim ağzı kanseri olarak bilinen serviks kanseri; dünya üzerinde her 2 dakikada bir kadının ölümüne neden olan ve değişik ülkelerde yapılan çalışmalarda kadınlarda meme kanserinden sonra en sık görülen ikinci kanserdir. Gelişmiş ülkelerde kadın kanserlerinin %3,6’sını, gelişmemiş ülkelerde kadın kanserlerinin %15’ini oluşturan serviks kanseri, dünya çapında kadınlar arasında en sık görülen dördüncü malignitedir. Her yıl yaklaşık 600.000 kadına bu teşhis konmaktadır. Ölüm sayılarının yaklaşık olgu sayılarının yarısına eşit olduğu kabul edilmektedir. Tüm bu veriler serviks kanserinin önemini göstermektedir.
Epidemiyolojik çalışmalar serviks kanseri için majör risk faktörünün HPV enfeksiyonu olduğunu göstermektedir. Serviks kanseri olgularının neredeyse tümünde (%99,7) HPV DNA izole edilir. HPV’ye bağlı olarak virüs tipi, kalıcılığı, viral yük ifadesi ve onkojenik ifade risk faktörlerindendir. Bununla beraber serviksteki HPV enfeksiyonlarının çoğu asemptomatiktir ve saptanan enfeksiyonlarının %90’dan fazlası 2 yıl içeresinde kendiliğinden yok olabilmektedir. Dolayısıyla serviks kanseri sıklığında azalma HPV enfeksiyonlarının tanınması, önlenmesi ve tedavi edilmesi yoluyla mümkün olabilir.
HPV’den bağımsız olarak ise sigara, doğum kontrol hapları, çok eşlilik, çok doğum, cinsel aktivitenin erken başlaması, HIV ve/veya diğer cinsel yolla bulaşan hastalıklar ile enfekte olma gibi risk faktörleri bulunmaktadır.